2012/09/04

sadece bir gün.

hayatımda belki de bugün nasıl geçecek diye sorduğum tek gün bugün. 9490 gün geçmiş hayatımda ve ilk defa bugün bu soruyu sordum belki de 5 dakika önce kendime. bugün nasıl geçecek. hayatımdaki tek pişmanlık belki de bir ütopya. belki de şunca gün içerisinde keşke dediğim tek gün bugün. keşke bu dünyada yaşadığımız acıların bir provası yapılabilseydi. ya da bütün bu acıların son bulmasını sağlayacak o büyük aydınlanma yani cesaret. çektiğiniz acılardan sonra tekrar ayağa kalmaya çabalama arasındaki geçen zaman olmasaydı hayat belki de umut herkes için eşit sayılabilirdi. cesaretimizin olmaması da hayatın bizi hep aynı silahıyla kandırması aslında. bizler de her gün bu silahın menzilinde yaşamlarımıza devam ediyoruz. acılarımızın yankılarını hep kafamızda duyarak. herkesin ayrı ayrı bugünü olacak çıplak hayatlarında. nice 9490 günlere. bugün benim doğum günüm.

2012/01/11

kötü

içimden hiç bir şey gelmiyor.tek hissettiğim acı.şu anda başka birinin hayatını yaşıyorum sanki.aslında yıkılmışım da çaktırmıyor gibiyim. düşman olmak istiyorum ama bu kadar çok severken, kendime kızmakta buluyorum düşüncelerimi.hala çözülememiş olan aşkla ilgili tüm sorulara ağlıyorum artık.kafamda binlerce bilinmeyen soru dikkatimi gülümseye çekmiyor.ağlamamaya direniyorum.duyduklarımı umuda çeviriyor zavallı beynim.acınacak şu benliğim ve ben karanlıkta yakılacak bir muma bile razıyız.

2011/01/04

son-suz

1 saat.hayatı basite indirgemeye,kavgaları kaybetmeye,zaferleri unutmaya,bitkinliğini kabullenmeye,yağmurları dindirmeye,ateşin söndürmeye,kabullenilmiş 'hayat' varlığını bitirmeye,derin kesiklerini kapatmaya,akıp giden düşüncelerini geri getirmeye,çığlık çığlığa susan ağzını bir daha açmamaya,bitmeyen hikayeleri tamamlamaya,gidenleri geri getirmeye,yaptıkların için kesilen cezaları kaldırmaya,gözlerinden taşan gözyaşlarını dondurmaya,kalbini bir daha hiç atmayacak şekilde durdurmaya yeter.ama asla bitmez..

2010/02/28

koşar adımlar..

küçük oyunlar. belki de büyük hayatta mutsuzluğunu perdenin arkasında bırakmak için kurulmuş sahte sevinçlerdir. yaşananların önünde çırılçıplak kalmak,güçsüzlüğüne boyun eğmek küçük şeylerle mutlu olmakla eş değer. duyduklarına,gördüklerine karşılık hislerinin seni hep yanıltması hayatına artı katmayan gereksiz dipnotlar sadece. koşar adımlarla tükettiğin hayatını gerçekten bilen bir tek tanrı seni sessizliğine gömer. yanında olması gerekenler hep uzaktadır. diğerleri her gün işlediğin günahlar kadar yakın. ölesin gelir ama zaten yaşam, senden uzak bir yerlerde devam etmektedir..

2009/11/27

içimden hiç bir şey geçmiyor.duygularımın beynime hükmetmesinden nefret ediyorum.kendimi mutlu hissttiğimde içimdeki suçluluk duygusunun varlığı tam olması gereken yerde şu an.akması gerektiği gibi akıyor hayat aslında.gitmesi gerekmeden gidiyor bazıları.yaşam destek ünitesinden vazgeçeli çok uzun zaman geçmiş sayılmaz.yani hayata dönmem için kalbimin desteklenmeye ihtiyacı olabilir.fakat bunu yapamsı gereken kişi bazen tek bir kişi oluyor ya işte bununla derdim aslında..

2009/01/28

kadınlar soyunup göle girdiler
güzel kokularını serbest bıraktılar
biz de ilkbahar geldi sandık
aldandık..